Eğitim Sen “Çocuklarımız bu Alicengiz oyunlarına alet edilmeye çalışılmıştır”

Eğitim Sen Şube Başkanı Köksal Gümüş, Cerattepe olayları ile ilgili Artvin’de yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “çocuklarımız bu “alicengiz” oyunlarına alet edilmeye çalışılmıştır” dedi. Eğitim-Sen çalışanları olarak bizler, insani ve hukuki sorumluluğumuzun bilinciyle çocuklara vereceğimiz eğitim-öğretimin yanında onlara, yaşanabilir bir çevre bırakmanın boynumuzun borcu olduğunu bir kez daha haykırıyoruz şeklinde açıklamalarda bulunan Gümüş, “Ülke olarak insani, […]

indir

Eğitim Sen Şube Başkanı Köksal Gümüş, Cerattepe olayları ile ilgili Artvin’de yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “çocuklarımız bu “alicengiz” oyunlarına alet edilmeye çalışılmıştır” dedi.

Eğitim-Sen çalışanları olarak bizler, insani ve hukuki sorumluluğumuzun bilinciyle çocuklara vereceğimiz eğitim-öğretimin yanında onlara, yaşanabilir bir çevre bırakmanın boynumuzun borcu olduğunu bir kez daha haykırıyoruz şeklinde açıklamalarda bulunan Gümüş, “Ülke olarak insani, siyasi, sosyal, ekonomik, ekolojik her alanda yağma ve müthiş bir çürümüşlükle karşı karşıyayız. Bizler eğitim emekçileri olarak bu çürümüşlüğe hoyratlığa ve yağmaya karşı tepkimizi demokratik ölçülerde kullanmayı anayasal bir görev ve insani bir duruşun gereği olarak dile getirmenin kıvancını yaşıyoruz. Var olan yanlışlıklara karşı bu duruşumuzu içine sindiremeyen birtakım unsurlar biz ARTVİN EĞİTİM SEN üyelerine karşı acımasız, hukuksuz şekilde saldırarak bizleri ve bizlere desteğini esirgemeyen halkı sindirmeye çalışıyor. Bundan hareketle korkmayacağımızı, susmayacağımızı, yılmayacağımızı insana ve çevreye olan sevgi ve inancımızı demokratik her platformda dile getireceğimiz yüksek sesle haykırmak istiyoruz.

Anayasa’nın 56. maddesi: “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.” hükmünü içermektedir. Ayrıca Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası’nın tüzüğünün 3.maddesinin “p”  bendi de “Ekolojik dengenin tarihi ve kültürel çevrenin korunması için mücadele eder.” İlkesini içermektedir.  İlimizde yaşanan “Cerattepe” mücadelesinde Eğitim-Sen çalışanları olarak bizler, insani ve hukuki sorumluluğumuzun bilinciyle çocuklara vereceğimiz eğitim-öğretimin yanında onlara, yaşanabilir bir çevre bırakmanın boynumuzun borcu olduğunu bir kez daha haykırıyoruz. Ülkeyi Irak, Suriye, Afganistan batağına çeviren bu düzenin insanları ve doğayı insafsızca yağmalamasına izin vermemek bombaların değil ağaçların gölgesinde bir yaşam bırakma idealiyle mücadelemizi sürdürmekteyiz.  Bu iddia ve ideallerimizden rahatsızlık duyanlar internet paylaşımlarını bahane ederek arkadaşlarımızı açığa almakta, sürgüne göndermekte madencilerin  verdiği isimsiz dilekçelerle bizlere disiplin soruşturması açmaktadır.  Ancak bizim anlayamadığımız hakkımızda açılan davlarda Savcılık makamının  “Suç Unsuru Bulunamamıştır, Koğuşturmaya Gerek Yoktur.” karalarına rağmen  “ Savcılık suç unsuru bulamamış ama bizim müfettiş arkadaşlar bulmuş” diyerek kendilerini savcılık makamının yerine koyduklarını saklama gereği duymamışlardır. Yine aynı gerekçeleri öne sürerek geçen hafta  Valilik  ve maden şirketi yönlendirmesiyle  kurumumuz tarafından öğrencilerimize – velilerinin ,rehberlik servislerinin, haberi olmadan- “Öğretmenleriniz derslerde maden karşıtı propaganda yapıyor mu?” sorusu sorulup verilen cevaplar, tutanakla imza altına alınmıştır. Yani çocuklarımız bu “alicengiz” oyunlarına alet edilmeye çalışılmıştır. Ama en güzel cevabı “Öğretmenlerimizin propaganda yapmasına gerek yok! Biz zaten Cerattepe’de maden çıkarılmaması gerektiğini biliyoruz.”  diyerek öğrencilerimiz  vermişlerdir. Kurumumuzun müfettişleri, Savcılığın suç unsur saymadığı bir tepkiyi savcılığın yerine geçip bizlere değil adeta maden şirketine sahip çıkarak, kendi içinde bir kolluk ve mahkeme vazifesi oluşturmaya çalışması gerçekten manidardır. Bizler öğretmenlik faaliyetlerimiz için değil sosyal sorumluluklarımızı, insani duyarlıklarımızı yerine getirdiğimiz için soruşturmalara muhatap ediliyoruz. Amacın halkın ve öğrencilerimizin nezdinde bizleri küçük düşürüp itibarımızı zayıflatmaya, halkı korkutmaya ve bu direnişi kırmaya yönelik olduğunu adımız gibi biliyoruz. Ve bu duruşumuzun kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın  hayatımızın en onurlu en müstesna vazifesi olduğunu yedi düvele haykırıyor ve bunu tüm kamuoyuyla paylaşıyoruz. Son birkaç yıl içerisinde öğretmen arkadaşlarımıza demokratik tepkileri ve istekleri yüzünden soruşturma açılmış daha geçen hafta bir kadın arkadaşımız Murgul’dan il dışına sürülmüş, Hopa ve Arhavi’de arkadaşlarımız açığa alınmıştır. Hal böyle iken baskılar, sürgünler, sindirme çalışmaları devam ederken yapılanları halkımıza açıklamak ve kamuoyunu bu konuda bilgilendirmeyi bir ödev saydık.

Ekmek parası deyip topraklarını satanlara, vatan deyip utanmadan  millete küfredenlerden beslenenlere, koltuk derdine düşüp yaşananlara ses çıkarmayanlara, milli değer deyip yağmacılarla kol kola gezenlere inat,  Artvin Halkı’nın bu onurlu mücadelesine olan bağlılığımızı haykırıyor, çocuklarımızın bombalarla öldürülmediği bir ülke isteğimizi yineliyor ve  toprağına, onuruna, namusuna sahip çıkan halkımızın önünde saygıyla eğilirken, “Cerattepe Geçilmez, Artvin Halkı Yenilmez!” şeklinde konuştu.

indir

0 comments